19 Haziran 2013 Çarşamba

İlham Veren Park



Günlerdir çok karışık duygular içerisindeyim. Gezi Parkı olaylarını herkes gibi sosyal medyadan takip ettiğim süre boyunca bir kaç kez bu konu ile ilgili yazıp yazıp sildim. Açıkçası bir çok kez gözlerimin yaşardığını fark ettim ama her seferinde üzüntüden değil...

Duvar yazıları ile yapılan yeni bir sanat dalının varlığını fark ettim, genç neslin ne kadar komik ve ne kadar akıllı olduğunu gördüm. Y jenerasyonuna biraz daha inandım, farklılıklarımızı bu kadar çabuk ve net bir şekilde göz ardı ederek "bir" olabilme hızlarına hayran kaldım.

Okuyup araştırmayan, apolitik, tek dertleri Justin Bieber olan ve geleceği emanet edemeyeceğimiz kadar bencil olarak yaftaladığımız jenerasyonun hepimize bir ders verişini izledik. Hayatını, gözünü, sağlığını kaybedenler oldu, bunu gördükçe daha bir inançla ve daha da zekice hareketler yaptılar. En son Duran Adam'ları da gördükten sonra geleceğe olan inancımı yeniden kazandım.

Bu sırada blogla ilgilenecek ne motivasyonum ne de enerjim vardı. Şimdi geri dönüp baktığımda ilgi gösterilmemiş Resort koleksiyonları ve okunmamış yüzlerce haber beni bekliyor. Tabi ki 3 haftadır şahit olduklarımın tek bir tanesine değişmem.

Şu anda hala moda ile ilgili bir şeye kanalize olamıyorum tam olarak ama önceliklerimiz memleketin halini takip etmekken, arada kafamızı kaldırabilecek bir zaman bulabildiğimde yeniden moda yazıları paylaşacağım. Umarım çok kısa zaman içerisinde ve herkesin iyiliğine sonuçlanacak şekilde olur...