2012 Yaz Desenleri

Bu yaz yine kışın kararan içimizi açacak cıvıl cıvıl desenler var. Kesimleri sade modellerde desenler ve kumaşlar dikkat çekiyor.
Ben de en beğendiklerimden bir kaç örneği sizinle paylaşmak istedim.

Öncelikle Ikat desenler bu sene çok moda. Derek Lam elbisenin desenindeki mavi tonlara bayıldım. Çok şık ve sizi gündüzden geceye taşıyabilecek bir model.
Adam'ın kuş baskılı elbisesi ise plajdan alışverişe, üstüne bir blazer alırsanız ofise bile giyilebilecek bir elbise. Bu kadar fonksiyonel olduğu için o da favorilerim arasına girdi.
Erdem zaten en sevdiğim tasarımcılar arasındadır. Desen, floral, doğa teması denilince de ilk akla gelen tasarımcılardandır. Bu elbisesinin hem modeli hem de renkleri çok şık görünüyor. Tek kullanımlık bir parça değil kesinlikle.
DKNY'ın kırmızı, mavi çizgili iki parça kıyafeti ise o kadar rahay görünüyor ki alıp tüm yaz onunla dolaşmak istiyorsunuz. Hem bu kadar spor hem de bu kadar şık olmayı başarabildiği için benden puan aldı. Ayrıca asimetrik kesimiyle de eteği çok şeker.
Siz ne düşünüyorsunuz? Tüm yazı sorbe tonlarındaki düz renklerle mi yoksa farklı desenlerle mi geçireceksiniz?

YSL Rouge Pur Couture Vernis a Levres

Bu sıralar markaların sanatsal çalışmaları çok ilgimi çekmeye başladı. Sıkça gördüğümüz gibi "Biz bu ruju yaptık, bunu alın" demek yerine ürünün arkasına bir hikaye yerleştirip bunu da güzel bir şekilde sunan markalar çok hoşuma gidiyor. Bunu sıkça M.A.C kampanyalarında görüyoruz mesela.
Şimdi de Yves Saint Lauren, Rouge Pur Couture Vernis a Levres için kısa film tadında animasyon bir reklam çekerek yüzümüzü güldürdü. Masalsı bir atmosferde geçen reklam filmi, bir rujun bir kadını nasıl değiştirdiğini anlatıyor ve rahmetlı Yves Saint Lauren'in silüetini kullanarak kendisinin sihirbazlığına da selam çakıyor.

Vitali Hakko Kreatif Endüstriler Kütüphanesi

Türkiye'de moda denilince akla gelen ilk markalardan biri olan Vakko, sadece moda değil yaratım sürecine ucundan dokunan ama özellikle de estetikle ilişkilenen her disiplinle ilgili paha biçilmez kaynaklara ulaşabileceğiniz bir oluşuma imza atıyor: Vitali Hakko Kreatif Endüstriler Kütüphanesi.
Nakkaştepe'deki Vakko Moda Merkezi içinde konumlanan kütüphanede şu anda 30.000 adet kitap var ve koleksiyon her geçen gün genişliyor.
Bu arada ortamının da ne kadar güzel olduğunu aşağıdaki fotoğraftan görebilirsiniz. Pazartesi-Cuma 10:00 - 17:30 saatleri arasında telefon ya da e-mail ile randevu alınarak gidilebilecek olan kütüphane özellikle sanat ve moda öğrencileri için, bazı çok pahalı kitaplara ulaşım sunacak ve ufuk açacak nitelikte. Umarım bu tip girişimlerin devamı da gelir.

Anneler ve Kızlarına BERENICE

Bilirsiniz kız çocuğu yetiştirmekle ilgili en büyük kıyametlerden biri Suri Crusie'un daha el kadarken kitten topuk ayakkabılarla görüntülendiğinde kopmuştu. Çocuğun fiziksel gelişimi için çok da mantıklı olmayan bir annelik seçimiydi. Evet çocuğunu dinlemek güzeldi ama her istediğini de mantık süzgecinden geçirmeden uygulamak saçmaydı.

Kızlar, annelerinin en yakın arkadaşıdır. Kendimden biliyorum :) Her ne kadar babalarına aşık da olsalar, anneleriyle çok yakın arkadaş olurlar ve anneler de kızlarına çok fazla  hayır diyebilen insanlar değildir. Bu yüzden Katie'yi biraz anlasam da kızına daha yakın hissetmek için kendisininkiler gibi topuklu ayakkabılar giydirmek yerine Berenice'in anneler ve kızları için hazırladığı koleksiyonları tercih ederek kendisine edilen küfür miktarını azaltabilirdi.

Berenice özellikle genç kadınların günlük kombinlerini, rahat ve stil sahibi kılıyor. Efsane kanatları Frederic Krief'in moda dünyasına kattığı en önemli ikonlardan birisi. Sadece anneler ve kızları için değil ablalar ve kardeşleri için de inanılmaz sevimli seçimler olacaktır Berenice ürünleri. Çocuklara çocukluğunu, kadınlara kadınlığını yaşama şansı veren markalardan olan Berenice ürünleri kaliteli işçilikleri ile de kalbinizi çalacak.
Bu kadar bahsettikten sonra güzel haberi de vereyim. Berenice City's Nişantaşı mağazasında bulunabilir.

Genç Carrie Bradshaw

Bir şey para getirince suyunu çıkarana kadar kullanmaya bayılan Amerikan halkı, 30 yaş üzerinde ve Manhattan'da yaşayan kariyer sahibi kadınların hikayesini anlatan Sex and the City'nin başarısı üzerine, Carrie Diaries olarak, karakterlerden en baskınının dizi öncesi hikayesini anlayan bir kitap daha ortaya çıkarttılar. Candace Bushnell Sex and the City'nin öyle bir ekmeğini yedi ki Carrie Diaries'in ikincisi Summer and the City de gelince bunun yeni bir Gossip Girl furyası da olabileceğinin sinyallerini aldık.

Şimdi tabi ki de bu kitap da film oluyor ve bir çoğumuzu moda konusunda takıntılı hale getiren, Manolo Blahnik'i bize öğreten asıl Carrie Bradshaw, tanıdığımız ilk moda ikonlarından Sarah Jessica Parker'in gençliğini Anna Sophia Robb canlandıracak.
Kendisisin Carrie Bradshaw olarak ilk görüntüleri ortaya çıktı. Bir SJP değil tabi ki ama ben nötr'üm kendisine karşı. Siz ne düşünüyorsunuz?

Büyük Ayıp Ettik - Tom Ford F/W 2012-2013

Gucci'de yarattığı harikalar sonrasında moda dünyasına arkasını dönüp giden dahi adam Tom Ford, önce aksesuar, gözlük, kozmetik filan derken kendi markası adı altında yeniden kadın kıyafetleri tasarlamaya başladığında hepimizin gözleri dolmuştu. Peki şimdi nasıl oldu da o moda haftaları arasında bahsettiğimiz bunca modacı isminden biri Tom Ford olmadı?

Sadece benim ayıbım değil ama bu durum. Tom Ford o kadar marjinal bir insan ki tüm moda haftaları bitsin, insanların enerjileri yerine geri gelsin ondan sonra tanıtıyor koleksiyonunu. Böylece bir çok marka arasında bir de kendisinden bahsedilmesi yerine, tek konunun kendisi olmasını garantilemiş oluyor. Şımarık... :)))

Kapanışı Gwyneth Paltrow'un pelerinli efsane beyaz elbisesiyle yapılan koleksiyon tam da Tom Ford'dan beklenebileceği şekilde aşırı seksi. Dapdar silüetler, deriler, renkli veya siyah kürkler, asimetrik kesimler ve sırt dekolteleri öne çıkanlar. Bence koleksiyonun aksesuar yıldızı bir tane altın rengi yüksek kemerdi. Bana sorarsanız, tek kelimeyle bayıldım!

Bir Klasik Olarak: Chanel Ceket

Little Black Dress kadar klasikleşmiş bir diğer şey daha varsa o da Chanel'in Little Black Jacket'idir. Bunun bilincinde olan marka en değerli varlığını her yaştan ikonik kadınların bulunduğu bir video yaparak yeniden tanıtmış.
Bu kadınların içinde Carine Roitfeld'den, Sarah Jessica Parker'a, Alice Dellal'dan, Georgia May Jagger'a kadar bir çok isim var ve hepsi bu klasik parçanın her kadına ve her zamana uygun olduğunu gösterecek olan puzzle'ın bir parçasını oluşturuyor. Çekimler Karl Lagerfeld elinden çıkma. Çok keyifli bir video olmuş, özellikle Sarah Jessica Parker'ın konuşurken ne kadar heyecanlandığını ve hatta gözlerinin dolduğunu gördüğünüzde Chanel'in sadece bir markadan çok daha fazla şey ifade ettiğini görüyorsunuz.

Kate Moss - Vogue Nisan

Normalde dergi çekimi haberleri yapmayı pek tercih etmediğimi biliyorsunuz. Ama bunu görmezden gelemedim malesef.

Bir kadın yaşlansa da bu kadar kaliteli yaşlanabilir mi anlayamıyorum. Bir de inanılmaz sağlıksız, uyuşturucu dolu bir hayata rağmen hala muazzam görünüyor. 

Tim Walker tarafından Vogue USA'in Nisan sayısı için yapılmış olan bu çekimin mükemmel stylingi de kızıl mucize Grace Coddington' a ait. Bu arada asıl sanat yönetimine bayıldım. Süper kareler çıkmış ortaya. İçinden seçmesi çok zor oldu.

Bazı kareler bana Annie Liebovitz'in, Marie Antoinette olan Kristen Dunst ile yaptığı Versailles çekimini hatırlattı. Aynı abartı, aynı müthiş setting filan derken o çalışma geldi aklıma.

Fotoğraflardan hangisini seçeceğimi bilemediğim için elimden geldiğince fazla koymaya çalıştım. Benim en beğendiğim bu aşağıdaki küvetli foto oldu

Sizin favoriniz hangisi ve Kate ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Artık bıraksın mı bu işleri yoksa hala modanın kraliçesi mi?

Images: cocoperez.com

Jessica Simpson Baby Shower

Hamilelik kadınların seneler boyunca bekleyip de "artık iki kişilik yiyorum, bebeği düşünmeli ve kendimi sıkmamalıyım" deme anıdır. Olmadık zamanlarda olmadık şeylere aşerip kocalarımızı doğduklarına pişman etme anıdır. Her şeye nazlanma ama en çok da hayatımızı yemeğe endekslemenin günüdür.

,

Jessica Simpson da böyle düşünmüş olacak  ki "hangi çılgın bana zincir vuracakmış, şaşarım" diyip kendini yemeğe adamış son aylarda. Baby Shower fotoğrafları bana onu gösterdi en azından.

Sakın yanlış anlaşılmasın Victoria Beckham gibi sadece 3 kilo alıp 5 kilo çocuk doğursun da demiyorum ama biz kadınlar hamilelik kilolarını atarken çok zorlanacağımızı bilip de ona göre, gerçekten bebeğin işine yarayacak şeyler yesek, sonraki dönemde çok daha rahat edeceğimizin bilincinde olmamız gerekiyor. Aksi halde bebeği beslemekle alakası olmayan, senelerdir kendimizi mahrum bıraktığımız yiyecekleri hamileyken tüketip işte bu hale gelebiliyoruz. Umarım Jessica çok sağlıklı bir bebek doğurur ve sonra da sağlıklı kilosuna dönebilir. 

Big Pony Fragrances For Women - Ralph Lauren

Ralph Lauren'in asla değişmeyen klasik bir çizgisi var. Bu da onu ya seversiniz ya sevmezsiniz noktasına taşıyor insanı. Yani bir sezon beğenip diğer sezon sevmeyeceğiniz bir marka değil.
Tekstil olarak düşündüğünüzde ikonik Polo t-shirtleri ile kalbimizde taht kurmuş Ralph Lauren'in parfümleri de temiz kokuları ile bir çok insan için vazgeçilmez olmayı başardı.

Şimdi de Chanel No:5'tan sonra D&G'nın da yaptığı parfümlere sayı verip, isim bulmakla uğraşmama akımına uyarak, basitçe 1-2-3-4 olarak adlandırdığı Big Pony kokularını çok güzel bir reklam kampanyası ile birleştirmiş. Cast'a bayıldım, orada olmak da istiyorsunuz. Ama size de Tommy Hilfiger videolarını hatırlatmadı mı biraz?

Agyness Deyn for Dr Martens

Markaların ünlülerle yaptığı iş birliklerinde bazen kan tutmuyor biliyorsunuz. Bazıları da cuk diye oturuyor. Kapsül koleksiyon hazırlatma noktasında dünyanın en başarısız örneğini Lindsay Lohan'a tasarım yaptırma gafletinde bulunan Ungaro vermişti. Pek de hoş olmadı zaten sonucu. Başarılı çalışmaların en iyisiyse bence Kate Moss for Topshop'tı. Şu anda Mango'ya yakıştıramıyorum mesela ben kendisini.

Zaten iki sezondur marka yüzü olarak kullandığı Agyness Deyn ile ilişkisini bir sonraki aşamaya geçirmeye karar veren Dr. Martens aldığı en başarılı kararlardan biriyle karşımızda bence. Agyness Deyn, hem aykırı duruşu hem punk havası hem de asi tarzıyla Dr. Martens için biçilmiş kaftan.

Bir markanın  yüzü olmak ile kendisine ait bir kapsül koleksiyona sahip olmak arasında büyük fark olduğu için Agyness için de güzel bir deneyim olacak ve marka tarafı fazla ticari ve kızın isteklerine tamamen ters bir şey ortaya çıkarmadığı sürece sonuç da ilgi çekici olacaktır diye düşünüyorum.

sizin hatırladığınız iyi veya kötü marka/ünlü iş birlikleri var mı?

M.A.C ChenMan - Love & Water

Japon moda fotoğrafçısı Chen Man'a ithaf edilen yeni M.A.C serisi de tam da Nicki Minaj - Ricky Martin olayının üzerine gözüme çarptı.
Aşk ve Buz serisi, aşkın pembesi ve buzul mavileri ile dolu... Ben çok çok beğendim. Ama daha çok beğendiğim bir şey varsa o da tanıtım videosu oldu.

PRADA REAL FANTASIES SPRING/SUMMER 2012

Prada'nın da Miu Miu'nun da İlkbahar/Yaz koleksiyonu efsanevi parçalarla doluydu. Renkler ayrı muhteşem, 50'lere gönderme yapan, Tarantino filmlerinin Diner'larını hatırlatan renkleri, klasik arabaların ateş saçan egsozlarını hatırlatan alevlerle süslü ayakkabıları ayrı muhteşemler.
Bu unutulmaz ve muhtemelen moda tarihine geçecek olan koleksiyonun tanıtım videosuna da hayran kaldım. Hem o 50'ler ruhunu yansıtan hem de ürünleri tasarımın yapıldığı background'da göstererek kendine aşık eden Prada Real Fantasies'in yönetmeni James Lima:

Marka İşbirliği Saçmalaması

Aslında yeni bir iş birliği değil ama görmezden gelemeyeceğim kadar çok reklamına maruz kaldığım için malesef dayanamıyorum  ve bu konuda da yazıyorum: M.A.C Viva Glam, Cindy Lauper ve Lady Gaga ile yaptığı başarılı işbirliklerinden sonra bu kez de Nicki Minaj ve -evet saçmalayan bölüm burası- Ricky Martin ile işbirliği yapıyor.

Nicki Minaj bence ürünün ruhuna, Aids farkındalığı için yaptıklarına ve tarzına çok uygun, tebrik ediyorum. Pek, Ricky Martin nedir? Sırf eşcinsel olduğunu sonunda açıkladı diye neden M.A.C'in bu kadar önemli bir ürününü sahiplenmesine izin vermişler? Adamın ne kariyeri ne de bir karizması var artık. Bir de dudak ürünü... Şeffaf filan ama hiç bir erkeğin alıp da kullanacağı bir şey değil yine de. Ki Ricky Martin ile ilişkilendirerek kadınların da almasını tehlikeye sokmuşlar.

Çok anlamsız  ve bir o kadar da başarısız bir işbirliği olduğunu düşünüyorum. Nicki'nin yanında fotoğrafta bile sırıtmış Ricky Martin.

Burberry Prorsum Bootie

Burberry'nin çizgisini ne kadar severim bilirsiniz. Utanmasam methiyeler düzebileceğim parçaları vardır. Ama bir markanın genel çizgisini beğeniyorum ve bunu da tüm dünyaya ilan ediyorum diye yüz karası parçalar ortaya çıktığında da eleştirmeyecek değiliz tabi ki. Aynısını hatırlarsanız Alexander McQueen koleksiyonu için yazdığım yazımda da yapmak zorunda kalmıştım içim kan ağlayarak.

Burberry Prorsum koleksiyonundaki bu parça şaka gibi. Espadrille desem değil ama hasır görünümlü... Bootie olmak için uzun çizme olmak için kısa, bileğinde anlamsız metallerde bitirilen bir paket lastiği ve sepet örgüsü gibi görünen bir doku... Hiç bir yerinden tutamadım ayakkabıyı. Ucu açık ama yazın giyseniz ayaklarınız pişer içinde. Bu kadar sade görünüp bu kadar kullanışsız bir ayakkabı yaptığı için Burberry'i anlamadım gerçekten.

Neden Sarah Burton, Neden?

Blogu takip edenler bilir, ben Alexander McQueen'i severim. Hatta bu sene yılbaşında da bir McQueen elbise giydim, ki normalde kullanılabilir tasarımlarını bulduğunuzda, yatırım yapmayı isteyeceğiniz parçalar olduklarını görürsünüz.

Lee'nin intiharından sonra yerine geçen Sarah Burton'ın da çok başarılı ve markanın ruhunu kaybetmeden süper işler çıkartan bir tasarımcı olduğunu düşünüyordum. Zaten Royal Wedding sırasında Kate Middleton'ın gelinliğini tasarlayarak tüm dünyanın radarına girmişti.

Şimdi sorarım size. Bu nedir? 2012 Sonbahar Kış koleksiyonunda Giambattista Valli tasarımlarının zifte bulanıp tavuk tüyünde gezdirilmiş versiyonlarını yapmak için hangi maddenin etkisi altında kalmıştır Burton? Şimdi bunlardan birini giyip insan içine çıktığınızı düşünebiliyor musunuz? Ben kendimi düşündüm sonuç pek iç açıcı olmadı.

Hediye paketi desem değil, shaggy halı desem değil... Sanki sonradan görme bir pop yıldızının yatak odasında bulunabilecek materyallerle dolu bir koleksiyon ki akla zarar. Cidden çok üzüldüm Sarah Burton adına. Oysa ne kadar güzel gidiyordu...

Paris Fashion Week: Louis Vuitton

Bazı insanlar vardır tamamen özgür oldukları kendi işlerini yaparken ortaya çıkan iş, bağlı oldukları bir yer varsa ortaya çıkan işten daha kötüdür. Karışık cümlemi açmak gerekirse: Bir mimar düşünün... Parasını alıp sipariş üzerine yaptığı binaların, kendi zevki için yaptığı, ailesiyle beraber yaşayacağı binadan daha güzel olması durumu gibi...
Marc Jacobs'ın kendi markaları (Marc Jacobs ve Marc by Marc Jacobs) için yaptıkları iş ve Louis Vuitton için yaptıklarını karşılaştırdığımda naçizane böyle bir duyguya kapılıyorum. Her sene Louis Vuitton'da ortaya koyduğu iş o kadar dikkat çekici oluyor ki Marc Jacobs markası bu başarının gölgesinde kalıyor sanki...

Bu sene de defilesi ile cidden ağzımı açık bıraktı Louis Vuitton. İnanılmaz bir defileydi... Parçalar da son derece güzeldi (yine şurada bahsetmiş olduğum o korkunç boy etekler vardı). Fotoğraflarla anlatılamayacağını düşündüğüm için sizi defilenin videosuyla baş başa bırakıyorum:

Petunia Pickle Bottom

Anne olmakla ilgili en korkutucu şey, Desperate Housewives'taki Lynette Scavo haline gelip artık kendine zaman ayıramayan ve dertlerinin en sonuncusu nasıl göründüğü olan bir kadın haline gelmektir. Bir çok annenin yaşadığı ortak paradoks bebekleri ile kendileri arasında bir seçim yapmak zorunda olmak.
Ama son zamanlarda hem anneleri hem de bebekleri mutlu edecek bazı tasarım harikaları görmek çok güzel. Bunlardan biri de ünlülerin tercihi Petunia Pickle Bottom. Yeni anneler, uzun bir süre boyunca minik çanta kullanamayacağını kabullenmenin ardından, bebek çantalarının güneşte solan, kir tutan ve tüm mojonuzu öldüren dünyasına girmeye hazırlanır. Petunia Pickle Bottom bu gidişata dur diyen ve bir çok Hollywood annesini Paparazzi ataklarında kurtaran muhteşem bir ürün.

Sadece çanta değil, içindeki özel bölmesi sayesinde bez değiştirme minderi olarak da kullanılıyor. Cepleri inanılmaz fonksiyonel ve en önemlisi tasarımı harika. Kendinizi tarzınız ve anne olmak arasında bir seçim yapmak zorunda hissetmiyorsunuz. Ayrıca inanılmaz kaliteli ve sağlam olmasının yanında temizliği de çok kolay çünkü silinebilir ve kir tutmaz materyalden yapılmış.

Bu arada her modeli süper kullanışlı ama benim aşık olduğum bez çantaları oldu. Bu kadar mı süper tasarlanır? Normal clutch olarak kullansanız asla sırıtmaz. Resmen bayıldım!

Petunia Pickle Bottom ürünlerini bulabileceğiniz yerler: ondasole Bağdat Caddesi showroom, www.ondasole.com.tr ,  Beymen Kids Akmerkez ve İstinye Park, Casette Butik Bağdat Caddesi, Galata ve Nişantaşı ve Ayşe Deniz Yeğin Nişantaşı butiği. İnternette biraz araştırırsanız süper videolarını da bulabiliyorsunuz bu arada.

Trend: Önü Kısa Arkası Uzun Etekler

Bu sezon hep kötü haber verecek değiliz. Ayak bileğinde biten etekler haberinden sonra tüm yurtta bir depresyon hakim oldu sanki. Bu kez daha kullanılabilir, daha sevimli ve o kadar korkunç olmayan başka bir trendden bahsediyoruz: Önü kısa, arkası uzun etekler…

Özellikle Fast Fashion markalar diyebileceğimiz Zara, Bershka, Mango, Topshop gibi markaların koleksiyonlarında hemen yer edinmiş olan bu eteklerden bu yaz kurtuluşunuz yok. O yüzden umarım simetri hastalığı olanlardan değilsinizdir.

Her rengini bulabileceğiniz bu eteklerin ortak özelliği, iki kat olup, üstlerindeki şifon katları sayesinde uçuşan bir görünüme sahip olmalari.

Altlarına düz, taşlı sandaletler giyerek havuz başı partilerine, espadrillerle günlük, üstlerine giyeceğiniz blazer’larla casual friday’lerde ofise kullanabilirsiniz. Yani hayal gücünüz kadar sınırsız bir kullanımı var bu parçaların. Size tek bir önerim olacak, o da bu eteklere fazla yatırım yapmamanız. Çok kısa bir süre sonra modası geçecek ve dolabınızın derinliklerine itilecek bu parçaları, nispeten ucuz markalardan ve en fazla 2 renk olarak edinmeniz yeterli olacaktır.

Deri ile Pırlantanın Birleşimi - Takika Diamond

Bu aralar tüm sokak modası bloglarında göz ardı edilemez bir trend var. Deri bileklikler. Eskinin Rocker bilekliklerinden bahsetmiyorum tabii ki, bunlar daha tarz sahibi ve tek bir kelepçe gibi değil, üst üste takılmış deri, zımba ve parıltıyı birleştiren versiyonlar.

Özellikle takılarını kaliteli ve evladiyeliklerden seçmek isteyip, Bülent Ersoy kıvamlılarını da sevmeyenler için hem modern hem de değerli taşlarla süslenmiş olan Takika Diamond markasını öneriyorum.
Son koleksiyonda mühür ve aşkı bir araya getirmişler ve gördüğünüzde asla tek bir tanesinin size yetmeyeceğini, saatinizle ve diğer takılarınızla bir arada kullanmak üzere bir kaç tanesine sahip olmak isteyeceğinizi en baştan söyleyim, sonra uyarmadı demeyin.
Otantik ve geleneksel bir öğe olan mühür, normalde çok zarif kullanılan pırlanta ve asi deriyi bir araya bu kadar güzel getirebilen başka marka varsa da ben bilmiyorum açıkçası.

Şu anda Akatlar'daki mağazasından ve www.takika.com adresinden ulaşabileceğiniz bu takılar, kolyeleriyle de tarzınıza aynı anda hem kalite hem de güncellik katacak.

2012 Yazının Rengi Sorbe Tonları

Bu yaz en çok duyacağımız kelimelerden biri sorbe olacak. Aklımıza hemen dondurma tezgahlarını getirecek pastel tonların, meyveli süt renklerinin podyumda fink attığı bir 2012 Yaz sezonu geçireceğimizi bildiğimiz için hepimiz uzun süredir bu yaz neonları bir kenara bırakıp daha naif pastellere yöneleceğimizi biliyorduk.

Açıkçası bence bu tonlar hem beyaz hem bronz tende çok güzel duruyor o yüzden bu yaz uygulamayı seveceğimiz trendlerden olacak. Kesimleri Louis Vuitton’daki gibi çok retro tutarsanız, ççok romantik görünecektir. Ama tabi ki her zaman daha güncel ya da seksi modelleri bu çocuksu tonlarla birleştirerek bir kontrast yaratmayı da göz önünde bulundurun derim.