Givenchy İlkbahar Yaz 2014 Koleksiyonu

Ricardo Tisci için yapabileceğim tek eleştiri Kim Kardashian ve Kanye West ile arkadaş olması üzerine olabilir sanırım. Sürekli kendisini yenileyen, her koleksiyonu bir öncekinden de başarılı olmasına rağmen asla tekrara düşmeden bir çizgi oluşturan ve konfor alanını terk etmeye de çekinmeden sürekli yenilik peşinde koşan bir tasarımcı olarak kendisine sürekli meydan okuyan tavrı 2014 ilkbahar yaz defilesinde de kendisini gösterdi.

Givenchy 'nin gotik, karanlı temellerini terk etmeden, sert olmaktan vazgeçmeden, yumuşak drapelerin bir bir çeşidini aynı koleksiyonda kullanarak algımız ile oynamış Ricardo Tisci.dKadın bedenini farklı şekillerde yeniden yorumladığı drapelerine Japon esintileri ve kimono etkisi eşlik ediyor. Ceketlerin her biri birer sanat eseri gibi en ince ayrıntısına kadar düşünülerek eşsiz bir işçilik ile yaratılmış. Styling'de kendisini hissettiren Japon etkisini ceketleri, kısa şortlar ya da kısa jean pantolonlarla kullanarak kırabilirsiniz. Yaz gelene kadar o ceketleri beklemek zor olacak.

Azzedine Alaia Retrospective

Kalan son coutirier'lerden biri olarak anılan Azzedine Alaia, Paris Museé d'Art Moderne'de  Oliver Saillard kuratörlüğünde düzenlenen ilk retrospektif sergisi ile karşımızda.

Kadın vücudunun yeniden tanımlanması, body-con'un doğuşu, kusursuz ağır trikolar ve bir dönemin tüm ikonlarının peşinde olduğu lüks materyallerin bir araya gelmesi ile ince uzun bir silüet oluşturmak için gerekli her şeyi yapan Monsieur Alaia'nın her biri birer sanat eseri niteliğindeki parçalarını bir arada, modern sanat eserleri arasında görmek daha da vurucu bir etki yaratıyor.

Hiç bir zaman moda dünyasının kurallarına uymamış, koleksiyonlarını moda haftaları sırasında sergilemeye bile çalışmamış, hatta bazı sezonlarda hiç koleksiyon çıkarmamış, çıkardıklarını da moda haftaları bittikten sonra ya da başlamadan önce sunmuş olan, kalıpların çok dışındaki, Grace Jones ve Tina Turner'a hitap ederken Rihanna'ya ve Lady Gaga'ya da hitap etmeyi başaracak kadar yenilikçi bu moda dahisinin, sergiye özel 3 yeni parçası ile birlikte, tüm tarihine tanık olmak isterseniz 26 Ocak 2014'e kadar Paris'e yolunuz düşerse mutlaka Museé s'Art Moderne'e uğrayın.

Merakla Beklenen İş Birliği: Isabel Marant for H&M

Lüks bohonun kraliçesi, hayatımıza dolgu topuklu sneakers'ı sokan Isabel Marant ile ucuz moda kaçamağımız, podyumu den hızlı sokağa indiren H&M bir araya geçince mükemmel bir sonuç ortaya çıkacağı zaten belliydi ama bu kadarını da beklemiyordum.

Bilekte biten mükemmel kesimli skinny pantolonlar, desenli kırçıllı kazaklar ile bir araya gelerek hem sıcacık hir his hem de dengelenmiş bir silüet ortaya koyuyor. Kazakların rahat ve çabasız görüntüsü bir çok kıyafetinizi tamamlayabileceğiniz, tüm kış üniformanız haline getirebileceğiniz parçalarla karşı karşıya olduğunuzun göstergesi gibi. 

Oversized ceketler ise şimdiye kadar podyumda bol bol görüp, ulaşılabilir fiyatlara babasının ceketini giymiş gibi olmadan oversized ceket giymek isteyenler için cennet gibi. Hem çok güzel tasarlanmışlar, hem de yine çok fonksiyoneller. 

Bu arada lookbook'unda Milla Jovovich gibi tanınan modellerin de yer aldığı koleksiyonun ayakkabıları çok merak ediliyordu. Aksesuarlar (özellikle ayakkabılar) da kesinlikle kimseyi hayal kırıklığına uğratmayacak cinsten. Püsküllü botlar ve gümüş rengin hakimiyetindeki takıları üniforma haline getirebiliriz. 14 Kasım'da satışa çıkacak olan koleksiyondan siz en çok hangi parçaları beğendiniz?

Arzu Nesnesi: Valentino My Own Code Clutch

Kış alışverişi ile beraber kış aksesuarları da önem kazanmaya başladı. Aksesuar konusunda da tüm koleksiyonunda olduğu gibi son derece iddialı olan Valentino, hem kalite ve tasarım anlamında çok hoşuma giden, hem de elinizin geçtiği bölümde ufak harflerle isminizin baş harflerini işleterek kişiselleştirebileceğiniz clucthları ile kış alışveriş listenize girmeye aday. 1950 Euro fiyatı ile My Own Code clutchların kürklü, desenli ya da çok daha sade modellerinden birini tercih edebilirsiniz.

EMMY 2013 Kırmızı Halı'nın En İyileri

  Heidi Klum: Versace

Sene başından beri en şık kırmızı halı törenlerinden bir tanesi dün gece Emmy Ödüllerinin dağıtıldığı Los Angeles Nokia Theater'da yaşandı. Sürekli rüküşleri yazmaktansa gözümüzü gönlümüzü açacak şık kadınlar görmek iyi geldi. Öyle ki rüküşler kraliçesi Heidi Klum bile son derece şık görünüyordu.

Julia Louis Dreyfus - Monique Lhuillier

Pudra ve kırmızı tonlarının ağırlıkta olduğu ödül töreninde Julia Louis Dreyfus bir kez daha 52 yaşında olduğuna inanmayı imkansız hale getirecek kadar şekerdi. Gecenin sonunda da Komedi dalında bir dizide en iyi kadın oyuncu ödülünü de eve götürdü zaten.

Diğer şıklar da şu şekilde:

Carla Gugino - George Chakra

January Jones - Givenchy

Julia Bowen - Zac Posen

Kaley Cuoco - Vera Wang

Kate Mara - J. Mendel

Kristen Connolly - Nicholas Oakley

Michelle Dockery -  Prada

Robin Wright - Ralph Lauren Collection

Sofia Vergara - Vera Wang

Taylor Schilling - Thakoon

New York Ballet Kırmızı Halı

Kırmızı halıların en güzelleri sanatsal aktivitelerde oluyor. Kim ne derse desin bir ödül törenindense bir film festivalinin açılışında daha şık kadınlar görüyoruz. Doğası gereği çok şık katılmanız gereken opera ve bale gibi bir sanatsal aktivitelerin açılışları ve hatta New York Ballet Açılışı gibi ikonik bir günde kırmızı halının da aktivitenin kendisi kadar çekici olması gerekiyor.

Sarah Jessica Parker da New York Ballet'sini desteklemek için uçuk pembe saten elbisesi içinde kırmızı halıda kendisini gösterdi. Parabal Gurung ve Olivier Theysken'in beraber hazırladığı kıyafeti aynı zamanda, bale için de custom parçalar hazırlamışlar.

Sarah Jessica Parker'ın kıyafeti aslında ne rengi ne de modeli itibariyle yaşına uygun ama kendisini Carrie Bradshaw olarak görmeye alıştığımız ve muhtemelen de tasarımcılar da bunun farkında olduğu için kendisinin film sırasında giydiği vivienne Westwood gelinliği da andıran bir parça tasarlamışlar. Bu yaşında hala 30'larında gibi görünmeyi başardığı için de SJP'yi alkışlamak lazım.

Sportmen Gucci

Son yıllardaki çılgın sportmenlik ve sağlıklı beslenme trendi modayı da etkiliyor. Bu sene  tüm podyumlar spor kıyafetlerinden esinlenen parçalarla dolu. 90'lar etkisini de yadsımamak lazım. Bu trendi en son uygulayacak moda evlerinden biri Gucci olur derdim ama Milano Moda Haftasını açtığı defilesinde, sportmen ruhu hissetmemek mümkün değildi.

Bir yandan basketbol şortları, antrenman pantolonları ve üstlerine süper lüks yorum getirirken diğer yandan da müthiş bir Japon etkisi gözlemlenen koleksiyonda, lazer kesim süetten yapılmış file üstler ve kimono kollu, çiçek baskılı parçalar gelecek yaz sokak modasında bol bol göreceğimiz parçalar olacaktır diye düşünüyorum.

Burberry Prorsum Front Row

Fashion Month tüm hızıyla devam ediyor, daha 2 şehir bitti ama biz şimdiden yorulduk. Trendler, isimler, modeller, tasarımcılar, after partyler derken takip etmesi bile bu kadar yorucuyken bu işi görev edinip senenin sadece defile zamanlarında ortaya çıkan, çok tartışılan "attention whore" da denilen sokak modası fotoğrafçılarını avlayanları saymazsak bazı defile izleyicileri gerçekten defile kadar dikkat çekici ve şık. 

Londra takviminin en önemli defilelerinden biri olan Burberry Prorsum, ön sırasında oturanların şıklığı ve kalitesi ile de neden en önemli defilelerden biri olduğunu kanıtlamış oldu.

Kalem eteklerin önlenemez yükselişini de kolayca gözlemleyebileceğimiz davetlilerin arasında Miroslava Duma ve Elena Perminova gibi meşhur Russian Pack'in en şıkları da vardı. Tabi İngiliz şıklığının vücut bulmuş hali Sienna Miller, moda dünyasının kraliçe arısı Anna Wintour ve sade tarzı ile her zaman en şıklar listesinde yer alan Olivia Palermo'yu da unutmamak lazım.

Creative Arts Emmy Awards 2013 Kırmızı Halı

Bir ödül töreni düşünün ki oranın en şıkı Heidi Klum olsun. Kabus gibi değil mi? Biliyorsunuz ki iç organlarına kadar her yerini göstermeden rahat edemeyen Heidi Klum nudist olmanın sınırında hayatı ile kırmızı halıda göz yormaktan asla çekinmez.

Normalde özellikle sırtı yüzünden biraz avam ve demode bulacağım bu Roland Mouret elbisesi Creative Arts Emmy Awards 2013'ün en derli toplu görüntüsüydü diyebilirim. Alttaki karede Malin Akerman'ın Vintage Victor Costa kıyafetini görünce neden Heidi Klum'u beğendiğimi anlamak zor olmayacaktır.

Machka Kış'ında Romantik Pudra

Dice Kayek'in %50'si, Ece Ege'nin yine tamamen feminen ama aynı zamanda güncel bir romantizm taşıyan Machka koleksiyonu, kışı sıcak ve çok şık geçirmemiz için hazırlanmış. Şehirli kadını kadınsılığını kaybetmeden zorlu şartlara uyum sağlaması için gerekli her şeyi barındıran koleksiyonda pudra tonları ağırlıkta. 

Uzaktan da fark edilen feminen parçalarını bu kez 50'ler romantizmini güncelliyor. Koza kabanlar, kare ceketler, The Great Gatsby'den gözümüzün alıştığı düşük belli elbiseler ve omuzlara yapılan vurgu ile tüm bu yumuşak tonların birleşimi hem ofiste hem dışarıda kadınsı tarafımızı keşfetmemiz için bulunmaz nimet. 

The Row S/S 2014

Bundan önceki New York Fashion Week yazımda Spice Girl'lükten Moda İkonluğuna oradan da dört başı mamur bir moda tasarımcısına dönüşen Victoria Beckham'ı incelemişken hemen ardından bebek oyunculuktan ikonluğa, oradan da son derece cool bir markanın tasarımcılarına dönüşen Olsen ikizlerinden bahsetmek istedim.

NYFW boyunca gösterilen birbirinden güzel koleksiyonlar arasında hem en iyi yorum alanlardan biri, hem de kişisel olarak ufaklıkların sadece güzel birer yüz ve iyi birer gardıroptan çok daha fazla modadan anladığının kendilerini geliştirmek için de gece gündüz çalıştıklarının göstergesi, zaman içinde ne kadar geliştiklerinin de kanıtı olan bir koleksiyon sundular.

Safari esintileri vardı ama safari esintileri oraya ait bir kadına değil, safariye çıkmış, sert, lüksten anlayan şehirli kadına özel hazırlanmıştı. Layer'ların arasında lüks kumaşlar, doğa dokumalar ve rahat kesimler dikkat çekerken yaz aylarının rahatlık ve kendini serbest bırakmak anlamına geldiğini gösterdi Mary Kate ve Ashley Olsen.
Siz ne dersiniz? Yaz koleksiyonları arasında biraz daha bol ve rahat kıyafetler görmek sizin de daha çok hoşunuza gitmiyor mu?

Victoria Beckham İlkbahar/Yaz 2014

Hamile kalan ünlüler bebeğin doğumundan sonra ya hamile kıyafeti, ya bebek markası, ya bebek ürünleri (oyuncak, organik mama, ev tekstili) gibi herhangi bir konuda kesin markalaşmaya çalışıyorlar. Sebebi kendi zevklerine göre arayıp bulamadıklarını kendi markaları adı altında ürettirip hem de buradan kar elde etmek oluyor. Çocukların biraz büyümesi ile birlikte hevesleri de kaçıyor, odakları da kayıyor ve genelde gündemlerinden düşen ihtiyaçları iş olarak da terk ediliyor.

Victoria Beckham'ın moda kariyeri ilk başladığında bu şekilde ilerleyen bir zaman çizelgesi olmayacağı belliydi ama 5 sene önce yürüyen modellerin hepsi Victoria'nın birer küçük kopyası olduğu için aklımızdan geçen, Posh Spice'ın body-con elbiseleri, midi boy kalem etekleri ve aşırı yüksek topuklarına her sezon maruz kalacağımızdı.

2014 İlkbahar Yaz Victoria Beckham koleksiyonu ise Bayan Beckham'ın artık sadece gardırobu ile dikkat çeken bir ünlü olmanın çok ötesinde bir tasarımcıya dönüştüğünü gösterdi. Dikim kalitesi ve formları ile dikkat çeken siyah, beyaz ve gri ağırlıklı koleksiyona fuşyalar renk verdi. Üçgen formlar, dar gömleklerin altındaki kısa pileli eteklerle dikkat çeken koleksiyonu ön sıradan izleyen Harper Seven ve David Backham ise herkesin gündemindeydi.

Gömlek Elbisenin Yeniden Keşfi

Shirt - dress yani gömlek elbisenin yeniden keşfi olarak adlandırılabilecek 2014 Yaz koleksiyonu ile BCBG Max Azria moda dünyasındaki 25. yılını kutluyor. Tasarımı ulaşılabilir fiyatlara sunma hedefiyle dünyanın her yerine yayılıp şube sayısını biraz kontrolsüzce büyüten Azria çifti, 2014 yazı için kendilerinden beklenmeyecek bir koleksiyon sundular. Normalde feminen çizgilerine, romantik detaylarına ve zarif hallerine alıştığımız marka bu koleksiyonunun ilk yarısında Alexander Wang'den beklenecek gömlek elbiseler sunarak yepyeni bir havaya büründü.

T-shirt elbiseyi yeniden keşfedecek markanın BCBG olmasını  beklemezdim ama sonuç çok güzel olmuş. Her zaman kullanılabilir parçalar, styling için de çok güzel bir kanvas oluşturuyor. Kendi stilinize göre kolayda modifiye edebileceğiniz bir görüntü için dekonstruktif yaklaşılmış gömlek elbiselerden 2014 yazında bir tane edinmek şart.

Nicole Richie 2013 Style Awards'ta

Nicole Richie New York Moda Haftasını, Style Awards 2013'ü sunarak açmış oldu. Tarzı çok beğenilen, diğer taraftan zayıflığı ve anoreksik görünümlü yakın arkadaşı Rachel Zoe yüzünden çok eleştirilen Nicole Richie kırmızı halıda bir Antonio Berardi tercih etti. 

Başkası giyse asla yakışmayacak, ayrı ayrı baktığınızda çirkin denilebilecek parçaları bu kadar ustalıkla taşıması beni çok etkiliyor. Aslında pantolon tek başına tam bir felaket. Ayakkabılar tarihin derinliklerinden geliyor gibi ve çok kaba. İşlemeli crop top güzel sadece. Ama minyon figürü ve abartısız saçları ile Nicole Richie bu kıyafeti çok güzel taşımış. 

Gece boyunca bir kaç kıyafet daha değiştirmesine rağmen tasarımcısını bir türlü bulamadığım bu tulumunu da kendisine yakıştırmış.

Moda Arenasında adidas

Hayatımızın büyük kısmını spor yaparak geçirmek yeniden "cool" olmaya başladıktan sonra, yakası kaymış bir t-shirt ve siyah bir eşofman altı ile spor yaptığımız günlerin artık çok geride kaldığını hepimiz anlamıştık.

Stella Mc Cartney ile adidas'ın iş birliği ise hatırlayamayacağımız kadar uzun bir zamandır performans giyimi ile modayı buluşturuyor. 2014 kış sezonunda hem spor yaparken hem de dışarıda giyilebilecek performansı arttırıcı, fonksiyonu üst seviyede ama aynı zamanda göze de hitap eden parçalar hazırlamış McCartney.
Aksesuar koleksiyonu ise hayvan baskılı ama diğer yandan da sportmen. Yani hem feminen hem güçlü.

Diğer taraftan 2003 yılından beri devam eden iş birliği Jeremy Scott'ın 2014 için de birbirinden renkli, bakması güzel ama giymesi yürek isteyen modelleri yaratmasına sebep oldu. Bu iş birliği biterse bir 30 yıl sonra Vintage adidas'ları olsun isteyenler, giymeyecek olsa bile koleksiyon yapmak için bu parçaları toplayabilirler. Gelecekte neye vintage diyeceğimizin garantisi yok sonuçta.